Dünyanın 2 ayrı kıtasında 1 gün arayla 2 final izledik.
Pandeminin vurduğu 2020'ye ait 2 Futbol şölenine 1 yıl gecikme ile Temmuz 2021'de nokta konuldu.
Bizim de katılıp hayal kırıklığıyla döndüğümüz EURO 2020 ve Copa America'a Şampiyonlar belli oldu.
Copa America ile başlayalım.
Güney Amerika futbolu denince akla ilk gelecek 2 ülkeden Arjantin kupayı 1-0 lık skorla evine götürmeyi başardı başlığın ikinci kısmının yani Futbolcuların öne çıktığı isimlerin şöhretlerin damga vurduğu bir mücadele oldu diyebiliriz kısaca..
Neredeyse ilk atakta Di Marria ile golü bulan Tangocular bence daha motive kalıp kupaya daha inandıkları için maçı kazandılar.
Bana kalırsa bu motivasyonun baş mimarı da usta ayak Messi idi.
Bugüne dek bu kupayı kazanamamış olması ve bir sonraki Turnuvada sahada olup olamayacağı muallakta olan sihirli ayak Kaptanı olarak çıktığı mücadelede herhalde hayatının en yorulduğu maçını oynadı semeresini de Kupayı kaldırarak aldı.
Maç ise beklenenden kalitesiz kısır ve zevksizdi.
Dediğim gibi Futboldan çok Marka Futbolcuların damga vurduğu zaman zaman güzelleşen bir mücadele idi.
Öyle ki şu an iki takımdan Teknik direktör ya da kadrodan isim sayın desek kimsenin aklına isimler kolayca gelmeyecektir.
Zaten Avrupa Futbolunun öne geçme sebebi biraz da bu değilmi?
Sahadaki Futbola kafa yoran sistem ve prensip sahibi Teknik direktörlerin Avrupa da isim yapmaya başlaması sonucu Dünya kupasında son 30 yılda Avrupa takımları 8 Finalin hepsinde yeralıp 6 kez şampiyon oldular.
Dolayısıyla dün geceki İtalya İngiltere finali benim için daha ilginçti.
Favorim de İngiltere idi..
Elbette birçok sebebi olsa da yıllardır uluslararası bir başarı alamamış olmalarının bu yolda önemli bir motivasyon olacağını düşünüyordum.
Golü de çok çabuk buldular tabii ben finallerde en çok görülen 1-0 skorla bir kez daha karşılaşabileceğimizi düşünmeye başladım hemen.
Çünkü araya 2012'de sıkışan 4-0'lık İspanya-İtalya maçı harici yaklaşık 30 yıldır 2 farklı biten bir final maçı olmamıştı.
Ben ilk 45'de İtalya'yı hiç beğenmedim.
Zaten ilk 27 dakikada 3 ofsayt 9 faulle maç toplam 10 dakika durmuştu herhalde.
İlk yarının en güzel şeyi gol idi 103. saniyede topu alan Luke Shaw 115.saniyede golü kaydetti ve Avrupa futbolunda sistemin ne kadar geçerli akçe olduğunu hepimize gösterdi.
Düşünün o Shaw 26 ay sonra milli takıma dönmesine rağmen hemen adapte olmuş hiç ara vermemiş gibiydi.. böylece Southgate, Keane ve Sterlinge çok konsantre olmuş İtalya defansını sol beki ile avlamış oldu.
Dev finalde ikinci 45 ise tam da beklediğim şekilde yoğun İtalya baskısı ile başladı.
Adalılar maçı kendi yarı alanında mesafeleri daraltarak oynamaya çalıştı ta ki 67. dakikaya dek bu dakikada forvetlerden gelmeyen umut golü stoper Bonucci tarafından kaydedildi ve final uzatmalara, oradanda penaltılara gitti.
İtalya kaleci avantajı ile kupaya uzansa da sahadaki futbol beni hiç de tatmin etmedi.
Netice itibariyle Futbolcu ve kişisel yeteneklerin öne çıktığı Copa America finali de Futbol ve Sistemin öne çıktığı EURO 2020 de heybetli birer futbol gösterisi olmaktan uzak Kağıttan Kaplan gibiydi.
Futbol dünyada nereye doğru gidiyor bilmiyorum umarım bizi, Türkiyeyi örnek almaz.
Çünkü son başarısız deneyimimiz hala canımızı sıkıyor...