Düşük Kalorili Diyetler Neden Zararlıdır?

“Diyet” dendiğinde çoğumuzun aklına genelde “kalori”, “az yemek”, “metabolizma” gibi terimler geliyor. Kalori, vücudumuzun besinlerden elde ettiği enerjiye deniyor. “Kalori ihtiyacı” ise bir insanın yaş, boy, kilo, metabolizma, gündelik aktiviteler vb. etkenlere bağlı olarak alması gereken kalori miktarı anlamına geliyor. Genelgeçer bir tabirle; gün içinde ihtiyacımızdan fazla kalori alırsak kilo alırız, ihtiyacımız kadar kalori alırsak kilomuzu koruruz ve ihtiyacımızdan az kalori alırsak da kilo veririz.

Diyet yaptığımızda ihtiyacımızdan biraz daha az kalori almaya odaklanırız. Gün içinde yaktığımız kalori, aldığımız kaloriden fazla olduğu için de yavaş yavaş kilo veririz. Peki, almamız gerekenden çok daha az kalori aldığımız zaman ne olur?

Bu yazımda, düşük kalorili diyetlerin neden zararlı olduğunu ve size kilo verdirmeyeceğini anlatacağım.

Düşük Kalorili Diyetlerin Zararları Nelerdir?

Metabolizma hızınızı tehlikeli bir ölçüde düşürebilir: Düzenli bir şekilde vücudunuzun ihtiyacından çok daha az kalori almak metabolizmanızı fazlasıyla yavaşlatabilir. Bu metabolizma yavaşlığı, siz diyeti bıraktıktan uzun süre sonra bile devam edebilir.

Metabolizmanızı korumak istiyorsanız kalori alımınızı ihtiyacınıza göre yapmanız daha sağlıklı olacaktır. Aynı zamanda protein alımını arttırıp egzersiz yapmanız da size yardımcı olabilir.

Kas kaybına yol açabilir: Diyetinizde düşük miktarda protein varsa ve hiç egzersiz yapmıyorsanız kas kaybı görülmesi oldukça normaldir. Vücudunuz, enerji için kullanacak kalori bulamadığı zaman kaslara ve yağ depolarına yönelir. Bunun önüne geçmek için ihtiyacınız olan kaloriyi protein ve karbonhidratlardan alabilirsiniz. Diyet yapmak vücudunuzun tüm dokularını yok etmek değil, sağlıklı bir şekilde fazla kilolarınızdan kurtulmak olmalıdır. Yaptığınız diyet sonucu vücudunuzun tüm kas kütlesini kaybederseniz yaşam kaliteniz tehlikeli bir oranda düşer.

Bitkinliğe sebep olabilir: Kalorinin az olduğu diyetlerde ihtiyacınız olan mineralleri ve vitaminleri alamayabilirsiniz, bu sebeple bu tarz diyetler bitkinliğe sık sık yol açar. Özellikle az miktarda karbonhidrat tüketiyorsanız gün içinde yorgun olmanız olası. Karbonhidrat alımı kişiden kişiye göre değiştiği için kendinizi nasıl zinde hissediyorsanız beslenme planınızı ona göre düzenleyebilirsiniz.

Düşük kalorili diyetler protein, kalsiyum, A vitamini, B12 vitamini, magnezyum gibi sağlıklı vitamin ve minerallerin alımını kısıtlayabileceğinden diyetlerinizde kaloriyi oldukça az kısıtlamaya ve tüm besin çeşitlerinden yemeye odaklanın.

Kemiklerinizin zayıflamasına yol açabilir: Kalori açığı oluşturmak östrojen ve testosteron seviyelerinizi düşürür. Bu iki hormonun düşük seviyelerde salınması, kemik erimesine sebep olabilir ve daha zayıf kemiklere yol açabilir. Kalori açığı oluşturarak fiziksel egzersiz yapmak stresi de arttırabilir, bu da aynı zamanda kemik kaybına yol açabilir.

Bağışıklık sisteminizi zayıflatır: İhtiyacınızdan az kalori almak soğuk algınlığı, grip gibi sıkça rastlanan hastalıklara yol açabilir. Bağışıklık sisteminizi korumak istiyorsanız vücudunuzun ihtiyacı olan besin miktarını tüketmelisiniz.

Daha fazla yemenize sebep olabilir: Kalorinizi düşürmek için ihtiyacınızdan çok daha az yemek yerseniz, bunun sonucunda gün boyu aç hissedersiniz. Bu da sizin kaçamak yapmanıza yol açabilir ve yapacağınız kaçamakların size kilo aldırma riski hayli yüksek olacaktır. Vücudunuzun tokluk seviyesine erişmesine izin vermelisiniz. Düşük kalorili diyetler bu imkanı size sağlamayacaktır.

Kalori ihtiyacınızı göz ardı etmek yerine yediğiniz besinlerin sağlıklı olmasına dikkat edin, güzel bir uyku uyuyun, bol su için, egzersiz yapın, ihtiyacınız olan kaloriyi alın, protein ve karbonhidrat alımını ihmal etmeyin. Süreç uzun ama en azından vücudunuz bu süreçten memnun çıkacak; diyet yaparken acele ettiğiniz sürece yaptığınız diyet size asla beklediğiniz sonucu vermeyecektir.

Banu Kazanç

Beslenme ve Diyet Uzmanı