Haber: Çiğdem Çalışkanoğlu
Senin Hikaye’nde bugün sizlere, azimli ve çalışkan bir kadın olan, Kezban Ersoy’dan bahsedeceğim.
17 yaşındayken ani bir şekilde annesini kaybedince, çok sevdiği okulunu bırakıp, evde babası ve kardeşlerine bakmak zorunda kalan Kezban Hanım, şu anda 31 yaşında ve 2 çocuk annesi. Dört senedir evli olan Kezban Hanımın, büyük kızı 3, küçük kızı ise henüz 10 aylık.
2018 yılından beri nakış işliyor. Gözünün nurunu katarak işlediği, el emeği ürünlerini, evimin_neşesi61 kullanıcı adıyla, İnstagramdan satıyor.
Ben de kadın girişimcilere destek amacıyla başlattığım ‘Kadınlar Omuz Omuza ‘adlı sosyal paylaşım desteği vasıtasıyla tanıdım kendisini.
Sayfasına neden böyle bir isim koyduğunu sorduğumda ‘Kızımın yüzüne bakarak bu ismi koymaya karar verdim. ‘Diye cevaplıyor.
Nakış işlemeye başlama hikayesi de kızıyla başlıyor. İlk kızına hamile olduğu sırada, bir sayfada işlemeli bir bebek mendili görerek almaya heves ediyor. Mendilin fiyatı çok pahalı gelince, bu hevesi kursağında kalıyor ama yılmıyor Kezban Hanım. Başkası yapmışsa, ben de yaparım diyerek, koşuyor çarşıya. Daha önce hiç nakış işlemediği halde, rengarenk iplikler ve malzemeler alıyor.
O kadar yetenekli ki, kendi kendine nakış işlemeyi öğreniyor. Kızının mendillerini de kendi elleriyle işliyor. Zamanla hem daha güzel ve çeşitli motifler işlemeye başlıyor hem de eli hızlanıyor. Nakış becerisini gören, eş dost sipariş vermeye başlıyor. Doğum yapmadan kısa bir süre önce bebeğiyle daha çok ilgilenebilmek için sipariş almayı bırakıyor.
Bebeği henüz 20 günlükken, Kezban hanımın eşi çalıştığı inşaatın duvarından düşerek, başına saplanan demir çubuklar yüzünden ölümcül derecede yaralanmasına sebep olan bir kaza geçiriyor. Kezban Hanım, 20 günlük bebeğini bırakıp, eşinin yanına hastaneye koşuyor.
‘Biz o gün hastaneden, eşimin cenazesinin çıkacağını düşündük. Doktorlar bize, boşuna beklemeyin dedi ama ben onu kapılarda bekledim. 15 gün boyunca hastanede yattı. Beni ve bebeğimizi düşünerek hayata tutundu. Üzüntüden sütüm kesildi. Bebeğimi bile emziremedim.
Yatıp dinlenmesi gereken yerde, eşim ben ve bebeğimizle ilgilendi. Öyle bir kenetlendik ki birbirimize çok şükür bebeğimin sütü de geri geldi, biricik babası da.’ Diyor.
Bu yaşananların etkisiyle kendi kendine bir karar veriyor. Çok tehlikeli bir iş yapan eşinin başına bir şey gelirse, kimselere muhtaç olmamak için, tekrar nakış siparişleri almaya başlıyor. Bu defa eskisinden daha çok çalışıyor.
2020 yılında ikinci çocuğunu dünyaya getiriyor. İki kız annesi Kezban Hanım, sabah akşam demeden, her nakışa, kızlarının geleceğini işliyor.
En büyük üzüntüsünü ise şöyle anlatıyor.
‘El emeğine yeterince değer verilmiyor. Yapımı bu kadar zahmetli olan bir şeyi insanlar çok ucuza almak istiyor. Çok beğeniyorum ama almam, pahalı diyorlar.
Bizler evden çalıştığımız için, insanların gözünde çalışıyor sayılmıyoruz. Dışarıdan bakınca evde oturduğun yerde yapıyorsun zaten diye düşünüyorlar. Bazı zamanlar sabahlara kadar nakış işliyorum. Bazı günler sadece 3 saatlik uykuyla ayakta duruyorum. Ben hobi olarak nakış işlemiyorum ki…
Kızlarımın geleceği ve eşime destek olmak için, gecemi gündüzüme katıyorum. Şikayetçi miyim? Asla değilim. Her bir ilmeği severek atıyorum.
Ben, annemi kaybedince okuyamadım. Şu anda liseyi dışardan bitirmeye çalışıyorum.
Annesiz kalmak ve çocuk yaşta, bir evin sorumluluğunu almak çok zor. Kızlarım okusun ve kimseden bir şey istemesinler diye uğraşıyorum. Kadınlar, kendi ayaklarının üzerinde durabilmeli. Hiç kimseye muhtaç olmadan hayatını sürdürebilmeli. O yüzden bir kadının kendi parasını kazanıyor olması çok değerli. Sağ olsun eşim benden şimdiye kadar 1 lira bile istemedi. Kızlarım için hedeflerim olduğunu biliyor. Emeğime ve amacıma saygı duyuyor.
Bütün emekçi kadınlara saygılarımla…
Çiğdem ÇALIŞKANOĞLU
ACC Profesyonel Koç & Mentör
İhbar Hattı
05437483601
